Dolar 32,4020
Euro 34,8136
Altın 2.435,15
BİST 9.983,28
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa 21 °C
Az Bulutlu

GELİŞEN TEKNOLOJİDE 6 YENİ İNAVASYON

A+
A-
GELİŞEN TEKNOLOJİDE 6 YENİ İNAVASYON

Sadece Sallamayla Şarj Olan Pilsiz Termometre Üretildi

 

Dijital termometreler çıktıktan sonra eski tip cıvalı termometreler giderek unutuldu. Fakat bu termometrelerin de pil problemi olduğundan, sizi yarı yolda bırakabilir. İşte  Baracoda’nın ürettiği yeni pilsiz termometre, süperkondansatörlerden yararlanarak sadece birkaç sallamayla kolayca sıcaklığı ölçebiliyor. Baracoda Daily Healthtech’in ürettiği bu yeni termometre kızılötesi sensörler ve süperkondansatör yardımıyla alından sıcaklığı ölçebilir. Termometre ileri –geri hızlı bir şekilde sallandığında süper-kondansatörler şarj olarak sıcaklık ölçerken alına dokundurmadan yavaşça geçirmek yetiyor. Sıcaklık ölçümü anında ekranda belirerek, iOS/Android telefon veya tabletten uygulamayla kolayca aktarılabiliyor. Bu uygulama sayesinde ailenin birçok üyesinin kayıtları kaydedilerek izlenerek, fiziksel semptomlar izlenebiliyor. Ayrıca uygulanan tedaviler takip edilerek, gerekli olduğundan doktora bilgi gönderilebiliyor. Pil gerektirmeyen süper kondansatör teknolojisiyle gerçekten çok işe yarayabilir. 35 ºC ile 43.2 ºC  sıcaklıkları arasında 0.2 ºC hata payıyla ölçüm yapabildiğinden oldukça güvenilir görünüyor. Cihaz su geçirmezlik özelliğine sahip ve geri dönüşümlü plastikten üretiliyor. CES 2022’de Inovasyon Onur Ödülü’ne layık görüldü. Bu yılın son çeyreğin 79 dolardan fazla olmayacak şekilde satışa sunulacak.

https://www.gercekbilim.com/sallamayla-sarj-olan-pilsiz-termometre-uretildi/

 

 

IBM ve Samsung’un Yeni Çip Mimarisi Sayesinde Cep Telefonunuzun Şarjı 1 haftaya Çıkabilecek

IBM ve Samsung telefonlarda şarjı 1 haftaya çıkarabilecek devrimsel yeni bir çip mimarisi geliştirdi. Yeni çiplerde DNA sarmalından bile ince olan, 2 nm genişliğinde transistörler kullanılıyor.  Yeni tasarım sayesinde, tırnak büyüklüğündeki alana 50 milyar transistör sığabiliyor. Yeni çip tasarımı sayesinde transistörler daha sıkı paketlenerek, dikey akış sağlanıyor. Endüstri standardı çiplerde kullanılan 7 nm transistörlerin aksine, yeni çip mimarisi sayesinde performans ve verim artarken enerji tüketiminde %75 azalma gerçekleşecek.   Geleneksel yarıiletken teknolojisinde transistörler yüzeyde yer alarak katman şeklinde bir taraftan, diğer tarafa elektrik akımı taşır. IBM ve Samsung tarafından geliştirilen yeni mimaride ise Dikey Alan Etkili İletim Transistörleri(Vertical Transport Field Effect Transistors -VTFET) deniyor ve transisörler dikey şekilde yerleştirilerek, akımın aşağıya değil, yukarıya gitmesi sağlanıyor. IBM’e göre yeni dikey mimari sayesinde aynı yere daha fazla transistör yerleştirilebiliyor ve iletim noktaları etkilenerek, akım akışı arttırılarak enerji tasarrufu sağlanıyor. IBM güncel teknolojilerde bu sayede %185’e kadar enerjide düşüş sağlanacağını ve performansın da iki katına çıkacağını iddia ediyor. IBM VTFET mimarisiyle test çipleri üretti. Bu sayede Nesnelerin interneti (IoT) bu çipleri kullanabilir ya da okyanus dubaları ve otonom araçlarındaki enerji tüketimi düşürülebilir. Ayrıca kripto madenciliği gibi enerji tüketen alanlarda karbon ayak izi azaltılabilir. Uzay gemilerinde verimin artacağı ve akıllı telefonların şarjının 1 hafta gidebileceği söyleniyor. IBM ve Samsung’un ortak geliştirdiği yeni çip mimarisi sayesinde cihazların enerji tüketimleri azaltılarak, daha hızlı cihazlar üretilebilecek. IBM

https://www.gercekbilim.com/ibm-ve-samsungun-yeni-cip-mimarisi-sayesinde-cep-telefonunuzun-sarji-1-haftaya-cikabilecek/

 

Yaralardaki Enfeksiyonları Tespit Eden Hidrojel Sensör Yapıldı

 

 

Singapur’dan bilim insanlarının yaptığı araştırmada açık yaralardaki enfeksiyonları tespit edebilen hidrojel tabanlı bir sensör geliştirildi. Science Advances dergisinde yayınlanan araştırmada sensör ve testi yer alıyor. Günümüzde ameliyatlı bölgelerde bir enfeksiyon gerçekleştiğinde, enfeksiyonun tespiti ancak laboratuvar kültürlerinin çalışılmasıyla gözlenebiliyor. Enfeksiyon ilerlediğinden işlem zaman kaybına neden oluyor. Yeni yapılan araştırmada ise sensör doğrudan yaraya yerleştirilerek, hızlı bir şekilde enfeksiyon tepkisi ölçülebiliyor. Araştırmacıların geliştirdiği bu sensör belli bakteri türlerinden DNaz enzimine yıkılıyor. Hidrojelin içindeki elektronikler ise hidrojelin bozunum derecesini ölçerek akıllı telefona enfeksiyon bulduğunu haber veriyor. Araştırmacılar bu teknolojiye, “yaralarda kablosuz enfeksiyon tespiti” yani “wireless infection detection on wounds” (WINDOW) adını verdi. WINDOW teknolojisinin temelinde cilt gibi nemli ortamlarda stabil kalabilen DNA tabanlı hidrojel var. Başlangıç testleri diyabet hastalarının ayak yaralarından sıyırma (swab)  alınarak yapıldı. Araştırmacılar vakaların büyük kısmında yeni teknolojinin, farkı tespit edebildiğini buldu. Sonrasında sensör farelerde açık yaralarda 24 saat süresince denendi. Sensör, enfeksiyon emareleri görülmeden öncesinde enfeksiyonu tespit edebiliyor. Yine de araştırmacılar sensörün süreye karşı hassas olduğunu ve yaklaşık 24 saatte bir değiştirilmesi gerektiğinin altını çiziyor. Sensör şimdilik stafilokok aureus bakterisinde denense de çoğu bakteri türü DNaz enzimi ürettiğinden diğer bakterilerde de işe yarayabileceği düşünülüyor. Araştırmacılar diğer enzimler için benzeri sensörler geliştirildiğinde, diğer bakterilerin de tespit edilebileceğine inanıyor.

Kaynak1: https://medicalxpress.com/news/2021-11-gel-based-sensor-wound-infections.html
Kaynak2:
https://www.gercekbilim.com/yaralardaki-enfeksiyonlari-tespit-eden-hidrojel-sensor-yapildi/

 

 

Yeni Lazer Teknolojisiyle Bir Diske 500 Terabayt Veri Yazılabilecek

 

Southampton Üniversitesi’nden bilim insanları, silika camda yüksek yoğunluklu nanoyapılar oluşturabilecek enerji verimli lazer yazma metodu geliştirdi. Yeni teknoloji sayesinde CD büyüklüğündeki tek bir silika diske 500 tb veri depolanabiliyor. Bu yeni 5 boyutlu optik veri depolama teknolojisi, Blu-ray disk teknolojisine göre 10,000 kat daha yoğun veri depolamayı sağlıyor. “Bireysel ve organizasyonlar daha büyük veri setleri ürettiğinden, ister istemez yüksek kapasiteli, düşük enerji tüketimli ve uzun ömürlü veri depolama alanı ihtiyacı doğuyor. Bulut tabanlı sistemler daha çok geçici veriler için tasarlandığından, camda 5D veri depolamanın özellikle ulusal arşivler,müzeler,kütüphaneler veya özel organizasyonlar için uzun süreli veri depolama için yararlı olabileceğine inanıyoruz,” diyor Southampton Üniversitesi’nden Yuhao Lei. Optica dergisinde yayınlanan bu ilgi çekici makalede Lei ve arkadaşları iki optik boyuta ilave olarak 3 boyut daha ekledikleri yeni yazım metodunu tanımlıyor. Bu yeni yaklaşım sayesinde saniyede 1,000,000 voksele varan hızlarda (saniyede 230 kb civarı) yazım yapılabiliyor. Daha Hızlı ve İyi Lazer Yazım Daha önceleri şeffaf malzemelerde 5D optik veri depolama yapılsa da gerçek dünya uygulamaların kullanılabilecek kadar hızlı ve yüksek veri depolama yapılamamıştı. Araştırmacılar bu zorluğu üstesinden gelmek için yüksek tekrarlama frekansına sahip femtosaniye lazer kullanarak, 500’e 50 nm boyutunda tekli nano lamel yapılara küçücük oyuklar açtı. Nanomalzemeler anizotropik olduğundan, çift kırılım üretir ve bu ışığın yavaş eksen ve oryantasyonuyla karakterize olur(4. Boyut nano-lamel yapısı oryantasyonuna denk gelir) ve geciktirmeye dirençle 5. Boyutu üretir. Cam üzerine veri kaydedildiğinde ışığın polarizasyonuyla yavaş eksen oryantasyonu ve gecikme dayanımı kontrol edilebilir. Bu yeni yaklaşımla yazma hızı pratik şekilde geliştirilerek, makul sürede onlarca gigabayt yazılabilir. Araştırmacılar yeni metodla 5 gb veriyi normal kompakt diske %100 doğrulukla yazmayı başardı. Her voksel 4 bit bilgi taşıyabilir ve her iki voksel bir yazı karakterine denk geliyor. Metottan yola çıkarak bir diske 500 terabayta kadar verile depolanabilir. Sistemde yapılacak iyileştirmeler ve paralel yazma sağlandığında, bu boyutta bir verinin 60 günde yazılabileceği düşünülüyor. “Mevcut sistemle terabaytlarca veriyi kaydedebilir ve bu veri kişinin DNA bilgisinin depolanmasında kullanılabilir,” diyor araştırmanın lideri Peter G. Kazansky Araştırmacılar şimdi daha hızlı veri yazmanın yollarını arıyor.

 

Kaynak1:
https://www.gercekbilim.com/yeni-lazer-teknolojisiyle-bir-diske-500-terabayt-veri-yazilabilecek/

Kaynak2: https://www.eurekalert.org/news-releases/932605

 

Pilsiz ve Daha Duyarlı İşitme Cihazı Geliştirildi

Çin Huazhong Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’nden bilim insanları, piezoelektrik ve triboelektrik jeneratör kullanarak, kendi enerjisini üreten işitme cihazı geliştirdi. Genelde işitme kaybı, kulak içindeki salyangozda bulunan ve tragi adı verilen kılların kaybı nedeniyle gerçekleşir. Bu kılların bozulması nedeniyle beyin, ses dalgalarını elektrik dalgalarıyla eşleyemez. İşte ACS Nano dergisinde yayınlanan yeni bir araştırmada, ses dalgalarını elektrik dalgalarıyla eşleyebilen iletken bir membran geliştirildiği anlatılıyor. Ayrıca bu implant hiçbir dış güç kaynağına ihtiyaç olmadan elektrik üretebiliyor.   İç kulaktaki bu kıllar hasar gördüğünde, geriye dönme şansı olmayan bir duyma kaybı oluşuyor. Günümüzde tedavi için genellikle işitme cihazı veya koklear implant kullanılıyor. Fakat bu cihazlar bir pile ihtiyaç duyuyor ve doğru ses yükseltmede bazı problemler yaşıyor. Daha iyi koklear implantlar üretmenin yolu sağlıklı koklear kılları taklit ederek, gürültüyü beynin sesleri daha mantıklı algılayabileceği şekilde elektrik sinyallerine çevirmekten geçiyor. Daha önceki araştırmacılar kendi gücünü üreten piezoelektrik malzemeler deneyerek, ses olduğunda basınçla kendini şarj edebilecek cihazlar denedi. Ayrıca ses dalgalarıyla statik elektrik ve sürtünme üretecek triboelektrik malzemeler de denedi. Buna rağmen, bu cihazlar insan sesinin olduğu frekansta yeterli sinyal üretemiyordu. Bundan dolayı, Yunming Wang ve arkadaşları hem basınç hem de sürtünmeyle yüksek verimli ve geniş spektrumdaki ses dalgalarına duyarlı basit bir akustik algılama cihazı geliştirmek istedi. 170 Hz Duyarlılıkta Kendi Enerjisini Elde Eden İmplant Yapıldı Piezo-triboelektrik malzeme geliştirmek için silisyum dioksit kaplı baryum titanat nanoparçacıklarla, iletken bir polimeri birleştirdi. Sonra bunu ince ve esnek bir film şeklinde kuruttu. Bir sonraki adımda silisyum dioksiti kabukları, bazik bir çözeltiyle kaldırdı. Böylece geride nanoparçacıkların etrafında sünger benzeri bir zar oluştu. Bu zar ses dalgaları vurduğunda, hareket edebiliyor. Bilim insanlarının yaptığı testlerde, nanoparçacıklar ve polimerler sayesine pristin polimerine oranla %55 daha fazla elektrik çıkışı gözlendi. Araştırmacılar bu membranı iki metal kafes arasına koyduğunda maksimum 170 hertze kadar akustik duyarlılık elde edildi. Birçok yetişkin insanın sesi bu frekansa denk geliyor. En son olarak araştırmacılar bu cihaz kulak modeline yerleştirdi ve müzik dosyası oynattı. Elektrik çıkışını kaydederek, yeni bir ses dosyasına çevirdiğinde, orijinal versiyonla güçlü bir benzerlik sergilediğini gösterdi. Araştırmacılar kendi gücünü üreten bu cihazın geniş bir akustik aralıkta çoğu ses ve konuşmaya duyarlı olduğunu ifade ediyor.

Kaynak1:
  https://www.gercekbilim.com/pilsiz-ve-daha-duyarli-isitme-cihazi-gelistirildi/

Kaynak2:  https://www.acs.org/content/acs/en/pressroom/presspacs/2021/acs-presspac-october-27-2021/flexible-device-could-treat-hearing-loss-without-batteries.html

 

Konteynırla Taşınabilen 1 Megawattlık Mikro Nükleer Reaktör Üretildi

 

ABD’den Radiant şirketi, dizel jeneratörler yerine kullanılabilecek ve konteynıra sığabilecek kadar küçük ve 1 megawatt güce sahip nükleer reaktör geliştirdi. Bu mikro reaktör 1000 eve elektrik verebilecek kadar güç üretiyor ve su yerine, helyum soğutucu kullanarak riskleri minimuma indiriyor. Eski SpaceX mühendisleri tarafından kurulan şirket, Mars kolonilerine enerji sağlayacak kaynakları dünyada kullanmak için araştırmalar yapıyor. Radiant melek yatırımcılardan 1,2 milyon fon alarak, reaktörü geliştirdi. Oldukça portatif olan bu reaktörlerin, öncelikle uzak bölgeler ve afet durumlarında kullanılması amaçlanıyor. Askeri amaçlı kullanım ise bir diğer pazarı oluşturuyor. Bu reaktörlerden sadece birkaçıyla ırak bölgelerde 4 ila 8 yıl boyunca karargahlara elektrik verilebilir. Ayrıca mevcut dizel jeneratörler gibi emisyon üretmiyor ve yakıt tankeri taşımaya ihtiyaç kalmıyor. Askeri bölgelerde dizel jeneratörlü kamyonları kullanmak oldukça riskli. Helyum Soğutmalı Reaktör Çekirdeği Radiant firması, yakıtın geleneksel nükleer yakıtlara göre hemen erimediğini ve yüksek sıcaklıklara dayanabildiğini ifade ediyor. Helyumu soğutucu olarak kullanıldığından, korozyon; kaynama ve kontaminasyon riskleri büyük oranda azalmış oluyor. Firma en son nükleer ve uzay teknolojileriyle ürettiği bu reaktörden oldukça umutlu. Şirket reaktöre yakıt doldurma ve reaktör çekirdeğinden ısıyı verimli bir şekilde alma yolunda geçici patentlerini aldığı ifade ediyor. Ayrıca çekirdek erimesi geçirmezlik patenti de aldı. Radiant böylece az sayıdaki taşınabilir ve kompakt nükleer reaktörlerle çalışan şirketler kervanına katıldı. Dizel jeneratörlere göre daha çevreci ve düşük maliyetli bir jeneratörler artık yapılabilir.

Kaynak1:  Radiant Nuclear

Kaynak2:
 https://www.gercekbilim.com/konteynirla-tasinabilen-1-megawattlik-mikro-nukleer-reaktor-uretildi/ .

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.